Yeni bir araştırma, sosyal medya platformlarında kendilerini daha özgün olarak algılayan üniversite öğrencilerinin daha iyi ruh sağlığı sonuçları elde etme eğiliminde olduğunu ortaya koydu. Computers in Human Behavior dergisinde yayınlanan araştırma, dijital çağda ruhsal esenliğin önemli bir belirleyicisi olan kişinin çevrimiçi özgünlük duygusuna dikkat çekiyor.
Kaynak: https://www.psypost.org/2024/01/gen-z…
Instagram, Twitter ve Facebook çağında, sosyal medyanın ruh sağlığı üzerindeki etkisi, özellikle genç yetişkinler arasında giderek artan bir endişe konusu haline gelmiştir.
Araştırmalardaki bu boşluk, genç yetişkinlerin, özellikle de üniversite öğrencilerinin en aktif sosyal medya kullanıcıları arasında olduğu düşünüldüğünde özellikle önemli.
Emerson College’da yardımcı doçent olan çalışmanın yazarı Cameron J. Bunker diyor ki:
“Önemli bir soru, insanların çevrimiçi ortamda ifade ettikleri benliklerinin (ki bu benlikler çevrimdışı ortamda ifade edilenlerden oldukça farklı olabilir) kendileri için faydalı olup olmadığıdır. Bu soru benim için teorik olarak ilginç. Ayrıca, giderek dijitalleşen dünyanın sosyal ve psikolojik refahı açısından da pratik sonuçları var.”
Çalışma iki ay boyunca, boylamsal anketler kullanılarak iki aşamada yürütülmüştür. Bu anketler iki temel alanı ölçmüştür: Algılanan özgünlük ve ruh sağlığı.
Araştırmacılar, öğrencilerin sosyal medyada kendilerini ne kadar özgün hissettikleri ile ruh sağlıkları arasında anlamlı bir ilişki buldu. Özellikle, çalışmanın başında kendilerini bu platformlarda daha özgün olarak algılayan öğrenciler, iki ay sonra daha düşük stres seviyeleri ve daha iyi genel ruh sağlığı bildirmişlerdir.
PsyPost’a konuşan Bunker, “Kendilerini otantik olarak algılayan insanların ruh sağlığı daha iyi oluyor” dedi.
Computers in Human Behavior’da yayınlanan ve 1.741 kişinin kesitsel analizlerini içeren bir başka çalışmada Bunker ve meslektaşları, Baby Boomers ve Z Kuşağının kendilerini sosyal medyada ve çevrimdışı ortamda nasıl algılama eğiliminde olduklarına dair farklılıkları ortaya çıkardı.
Özellikle, Z Kuşağı katılımcılarının çevrimiçi kişiliklerini çevrimdışı benliklerine kıyasla daha açık, vicdanlı, dışa dönük ve duygusal olarak istikrarlı olarak algılama olasılıkları Baby Boomers’a göre daha yüksektir.
“Parçalara birlikte baktığınızda ilginç bir şey var: Sosyal medyada algılanan özgünlük, ancak çevrimdışı ve sosyal medya bağlamları arasında algılanan benzerlik, Z kuşağında daha iyi ruh sağlığını öngörüyor.”
Ancak tüm araştırmalar gibi bu çalışmalar da bazı sınırlamalar içermektedir.